Bu nüsha Haziran-Aralık 2024 sanatçıları arasında yer aldığım SAHA Studio 8. dönem çalışmalarım bünyesinde yazılmıştır.
Sana neden görebildiğinden fazlasını anlatmamın iyi olacağını düşündüm, bilmiyorum.
Canım doğru sıcaklıkta yandığında, çok iyi yazabiliyorum. Bu dereceyi mekanik olarak tutturmak mümkün olmadığından, olaylar ve tepkiler silsilesi kırk yılın başı beni ideal bir sıcaklığa getirdiğinde de fırsatı asla kaçırmıyorum. Nerede olduğumun bir önemi yok. Çıkarır ve yazarım. Veya çıkar ve yazarım.
Uzamış çimenlerin arasına şişeni koyabileceğin uygunlukta bir düzlüğü sezgisel olarak gözlerinle aramak gibi, çocukken tatlı su kaplumbağamızın evde kaybolduktan bir hafta sonra suyu takip ettiği için banyoda saklanmış bir halde bulunması gibi, durmak istediğimde frene, hızlanmak istediğimde gaza basmam, hatta daha da iyisi, şerit değiştirmeden önce sinyal vermem gibi, belki de işedikten sonra mutlaka dönüp kendi çişini koklayan köpeğimiz gibi, işte dışarıyı ve kendimi, merkezin yer değiştirişini, gülmemle ağlamamın arkasında yatan sebepleri, onlara sorulsa kendilerini asla bir sebep olarak görmek istemeyecek faktörleri, ne münasebet canım, ben de istememiştim böyle olmasını, gibi, işte seyrediyorum olanları.
Muhtemelen olmayanları da seyrediyorum.
Bu sefer hissettiğim anda değil, sonrasında yazdım. Dün geceden bugüne kalanlar yani. Yasemin yaz dedi, sonra dönüp bakarsın. Yazamam dedim, çok korkunç bu olan biten. Gerçi hiçbir şey bitmiş gibi değil. Tam ortasındayım.
Soy gaz veya asal gaz, standard şartlar altında her biri, diğer elementlere kıyasla daha düşük kimyasal reaktifliğe sahip, kokusuz, renksiz, tek atomlu gaz olan kimyasal element grubudur.1
Bundan daha da kötü olmayacak dedi. Önümüzdeki haftayı sordum. Peki ya o zaman?
İnert yapıları sayesinde, kimyasal reaksiyon istenmeyen durumlarda kullanılmaya uygundurlar. En dış elektron kabukları tamamen değerlik elektronlarla dolu olduğundan dolayı reaksiyona girme eğilimleri düşüktür.2
Öncelerde, iyi oluşun devam etmemesi için herhangi bir sebep üretmekten koşarak uzaklaşırdım. Öyle neşeli olmaktan bahsediyorum ki, işlerin tersine çevrildiği herhangi bir senaryoya inanacak bir iğne deliği bile bırakmadan hayali ufuk çizgilerine doğru sadece koşmak.
3 gibi yattım. 11’de kalktım. Yürümeye çıkmadım. Hazırlanıp stüdyoya gideceğim.
Nasıl hareket etsem diye düşünüyorum. Edemeyeceğim sanırım.
Zamanın sürekli farkında oluşumuzu konuştuk. Günleri, saatleri, daha onlar kendileri bile oradan yeni geçerken saydığımızı, her şeyi nasıl da bildiğimizi, nasıl da kontrol ettiğimizi. İşte böyle zamanlarda teslimiyet aslen ne demek olduğunu belli ediyor.
Aslen nereli olduğunu.
Eşikteyim. Eşikliyim ben. Yüz yüze çarpıştırdığım gerçeklikler arasında kendime göre bir bahçem var. Yeşer(t)mek için çok geniş arazilerimiz olmasa da yine de köyümüz uzaktan şirin, kompakt ve huzurlu gözükür.
Halbuki Yasemin dedi ki 7 gün iyiyim desen, 8. gün ise başka bir şey. Ne olabilir ki?
Eksik benlik üzerine bir video izledim. Yapılacak çok iş var gibi duruyor. (terapide) terminasyona giriyoruz. Terminasyon da bitince artık biz olmayacağız. “Termine ettim” (birinci tekil şahıs), şeklinde duyulacak.
Periyodik tablonun en sağındaki grupta yer alan soy gazlar elektron dizilişleri hayli kararlı olduğu için tepkimeye girme konusunda isteksizdir.3
Zamanı tutuşumuz, akan nehri kovalara koyuşumuz4, zamanı hızlandırışımız, zihni bedenden önce getirişimiz, bu dünyada da yapılabilecek bir şeyler olduğunu bazen göremeyişimiz, iyi olmaya direnişimiz, aslında bizim değil de mekaniğin direnişi, korkuşu, nehri kovalayışı (hem içinden kesitler almak için kovalara doldurarak hem de işte peşinden koşarak), dans edişimiz, yürüyüşümüz, zihinden çıkışımız, ama içinde kalıncaki dövüşümüz, şimdi terziye bırakacağım kıyafetleri torbalamam lazım.
En dış elektron kabuklarında mümkün olan en fazla sayıda değerlik elektronu bulunan soy gazlar dışındaki elementler ise kimyasal bağlar oluşturarak elektron dizilişlerini soy gazlara benzetmeye çalışır. Bu, kimyanın ortaya çıkış sebebidir.5
Serotonin için maca tozu içiyorum. Hormon testi de yaptıracağım. Hareket edeceğim. İçinde kalacağım. Elimdeki kovaları sakince yere bırakacağım. Nehri seyredeceğim.
Sorulduğunda bir borçlanma hissetmeden iyiyim diyeceğim. Buna inanmakta zorlanacağım. Buna inanmayı kolaylaştıracağım. Eşikten atlayacağım.
Seni ve beni zamana tabii tutmayacağım. Bunun için ağlamayacağım. Sana derdimi anlatmayacağım. Dertlenmeyeceğim.
Piyano çalacağım. İki elimi birbirine bağlayacağım, ip kullanmadan, havada, ve sadece kaslarıma öğreteceğim.
Her ne çalıyorsam piano piano ve kaslarıma sabırla yeteri kadar öğrenme vakti tanıdığımda her şeyi çalabileceğim.
Zamanı yavaşlatacağım. Geniş zamanlar umacağım.6 Anlamadığımı yazacak, anladıktan sonra belki konuşmayacağım. Bağırsaklarıma da baktıracağım. Aramanı beklemeyeceğim. Beni daha çok sevdiğini düşünmeyeceğim. Sadece farklı olduğunu getireceğim aklıma ve istersem neler yapabileceğimi. İsteyeceğim.
Tüm kaslarımı haberdar edeceğim.
Elektronlarımı tamamlayacağım.
Soy gaz olana dek soy gaz gibi davranacağım.
Kendimin ortaya çıkış sebebi olacağım.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Soy_gaz
Ibid.
https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/soygazlar-tepkimeye-girebilir-mi#:~:text=Periyodik%20tablonun%20en%20sağındaki%20grupta,için%20tepkimeye%20girme%20konusunda%20isteksizdir.
Alan Watts, Güvencesizlikteki Bilgelik
https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/soygazlar-tepkimeye-girebilir-mi#:~:text=Periyodik%20tablonun%20en%20sağındaki%20grupta,için%20tepkimeye%20girme%20konusunda%20isteksizdir.
Behçet Necatigil, Sevgilerde

